Lazerle basur ameliyatları başladı

Lazerle basur ameliyatları başladı

Giresun Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekim Doç.Dr. Fazıl Kulaklı hastanede ilk kez lazer hemoroidoplasti (lazerle basur) ameliyatının yapılmaya başlandığını bildirdi.

Kulaklı, yaptığı açıklamada, lazer teknolojisinin hemoroid (basur) ameliyatlarında kullanılmaya başlandığını ve hastalara Giresun'da da bu teknolojiyi artık sunabildikleri için memnun olduklarını belirtti.

Kasım ayı itibariyle hastanede kullanılmaya başlayan bu tedavi yöntemi sayesinde hemoroid ameliyatlarının artık bıçak kullanılmadan, ağrısız bir şekilde yapılabildiğini ifade eden Kulaklı, hastanın normal hayatına işlemden sonra aynı gün içinde dönebildiğini kaydetti.

Lazer teknolojisi kullanarak müdahaleleri gerçekleştiren Genel Cerrahi Uzmanı Dr. Öğretim Üyesi Ali Muhtaroğlu da, uygun yerel veya spinal anestezi altında, kontrollü lazer uygulaması ile hemoroid yastıkçıklarının içeriden yok edildiğine dikkat çekti.

Hemoroidin, anal kanalın üst kısmında genişlemiş damar yumakları olduğunu belirten Dr.Muhtaroğlu, “Hemoroid halk arasında basur veya mayasıl olarak da bilinir. Makattan kan gelmesi, makatta ağrı ve ele gelen şişlik, akıntı, makatta ıslaklık hissi ve kaşıntı ile kendini gösterebilir. İç ve dış hemoroidler olarak ikiye ayrılır. Zamanla anal kanalda yerleşen genişlemiş toplardamar yumakları makatın dışına doğru çıkarak kendini gösterir” şeklinde bilgi verdi.

Bağırsak alışkanlığının değişmesinin (kabız, ishal), gebelik ve doğum, hareketsiz yaşam tarzının, bazı spor etkinliklerinin (ata binmek, bisiklet sürmek), çeşitli meslek gruplarının (şoförler, pilotlar), alkol alışkanlığının, pelvik bölgede yerleşen tümörlerin, kalın bağırsak kanserinin hemoroide yol açan nedenler olarak sıralayan Dr.Muhtaroğlu, hastalığın tedavisinde kullanılan lazer teknolojisi hakkında şunları söyledi:

“Lazer hemoroidoplasti sonrasında bir sarkmanın oluşması veya tekrarlaması da engellenmiş olur. Herhangi bir yabancı malzeme (kelepçelerin) yerleştirilmesini gerektirmez, lazer tedavisinde anal kanalda darlık riski de oluşmaz. Geleneksel cerrahi yöntemlerden farklı olarak kesi yapılmadığından veya dikiş atılmadığından iyileşme erken gerçekleşir. Sonuçta hasta müdahale sonrası daha az ağrı hisseder ve normal aktivitelerine daha kısa sürede dönebilir.”