Fiskobirlik fındık alım sezonuna hazır

Fiskobirlik fındık alım sezonuna hazır

Fiskobirlik fındık alım sezonuna hazır

 

Fiskobirlik Yönetim Kurulu Başkanı Lütfi Bayraktar, “Fiskobirlik, müdahale alımını herkesten daha iyi yapar. Bir kere değil bin kere daha iyi yapar. Ama hazine desteğiyle” dedi.

 

Bayraktar, düzenlediği basın toplantısında, yeni fındık sezonunun üreticiler ve sanayiciler için hayırlı olmasını isteyerek, Fiskobirlik’in tüm kooperatifleriyle alım sezonuna hazır olduğunu söyledi.

 

Fiskobirlik’in son 5-6 yıldan bu yana hem alımda hem üretimde hem de pazarlamada büyüyerek yoluna devam ettiğini aktaran Bayraktar, “Önceki senelerde olduğu gibi sene de piyasanın üzerinde fındık alacağız. 50 kuruş diyorduk ama bu yıl 1 liraya yakın gibi olacak. Finansal kaynaklarımız bu yönde. Üreticimizi koruyacağız ve aynı zamanda ticaret yapacağız. Bu çarkı döndüreceğiz. Dolayısıyla biz piyasada rekabet edebilir bir aralık yakalamamız lazım ki ürünlerimizi satabilelim. Aynı zamanda da oradan elde edebileceğimiz marjla da üreticimizi korumaya ve üreticimizi yukarı çekmeye çalışalım” diye konuştu.

 

Bayraktar, fındık taban fiyatıyla ilgili de, “Geçmişte fındık için 2 dolar civarında bir rakam konuşuluyordu. Ama son yıllarda 3 dolar rakamı Türkiye’de ve dünyada kabul gördü. 3 dolar civarında bir rakam bir kısım mağduriyetleri tamamen bitirmese bile giderebilir. Kamuoyunun geneli de 3 dolar civarında bir rakamdan mutlu olur diye düşünüyorum. Tabi herkesi mutlu etmek mümkün değildir. Benim tavsiyem fındığın 3 dolardan düşük bir rakamla piyasada telaffuz edilmemesi yönünde” değerlendirmesinde bulundu.

 

Fındıkta müdahale alımıyla ilgili görüşlerini açıklayan Bayraktar, şunları kaydetti:

 

“Müdahale alımını neden Fiskobirlik yapmıyor ya da neden fiyatı belirlemiyor konusu gündeme geliyor. Ya da niye piyasa fiyatında alım yapıyor konusu yapılıyor.

Türkiye’de ve dünyada müdahale alımını hazine desteği olmadan hiçbir kurum ve kuruluşun yapabilme imkanı yoktur. Geçmişte Fiskobirlik müdahale alımı yaparken hazine desteğiyle yapmıştır. Hazine desteğinde kastım şudur. Görev zararını ve cari giderlerini karşılayacak bir yöntem verilmiştir hazine desteğiyle. Bugün TMO da müdahale alımını hazine desteğiyle yapıyor. TMO bir kamu kurumu, güçlü bir bilançosu var, bütçesi var. Buna rağmen o da 2006-2007 ve 2008 yıllarında yaklaşık 3 milyar liralık görev zararını hazineye yükledi. Dolayısıyla müdahale alımı devletin görevidir. Yani Fiskobirlik niye fiyat vermiyor, niye müdahale alımı yapmıyor gibi bir yaklaşım eğer kurumu seviyorsanız doğru bir yaklaşım değildir.

 

Bu yaklaşıma benden önceki yöneticiler dayanamadılar. Baskıya dayanamayıp müdahale alımı yapmak istediler. 2005-2006 yıllarında fındığa fiyat vererek müdahale alımı yapmaya kalktılar. Sonra ne oldu. O borçları 2007’den sonra biz ve yönetimimiz 2012’ye kadar zor ödedik ve tüm Türkiye’de Fiskobirlik’le ilgili çok olumsuz bir algı oluştu. Fiskobirlik hakikaten piyasadan çıkma noktasına geldi. Çalışanlar maaşını alamadı. Tabiri caizde Fiskobirlik iflasa sürüklendi.

 

Biz müdahale alımı yapabilir miyiz yapabiliriz. Biz son 15 yıllık süreçte aynı zamanda ticaret yapmayı ve üretmeyi öğrendik. Biz müdahale alımını en iyi yapacak kurumuz şu anda. Aynı zamanda finansı yönetmeyi de öğrendik. Aslında bu kurum bu zorlu süreçte ticarete ayak uydurdu, piyasa şartlarını öğrendi, para kazanmayı öğrendi ve yatırım yapmayı öğrendi. Kendi imkanlarıyla dünyaya açılmayı öğrendi. Bu gücü ve hazine desteğini elinde bulunduran Fiskobirlik, müdahale alımını herkesten daha iyi yapar. Bir kere değil bin kere daha iyi yapar. Ama hazine desteğiyle.”

 

Lütfi Bayraktar, Giresun Tombul Fındığının AB tarafından tescil edilmesini de değerlendirerek, “Biz onu Türkiye’de tescil ettirmiştik. Şimdi de Avrupa Birliği ülkelerinde tescil ettirdik. İngiltere için de başvuruyoruz. Biz aslında coğrafi işaret belgesi alarak Giresun fındığına farklı bir anlam yükledik. Bundan sonra kimse Giresun kalite fındık diye başka bir fındık satamayacak. Sadece bizde değil. Avrupa Birliği ülkelerinde de satamayacak. Bir denetime tabi olacak. Bundan sonra hiçbir üretici firma ürünlerine Giresun kalite fındık yazacaksa işini ya bu bölgedeki firmalara yaptıracak ya da bu bölgede üretim tesisi açacak. Fındık bu bölgede işlenecek. Böyle bir anlam ifade ediyor. Sadece Türkiye’de değil dünyada ilk defa bir kooperatif birliği, Avrupa Birliğinde bir ürünü tescil ettirmiştir” ifadelerini kullandı.