Fındık üreticilerine ‘iklim değişikliği’ uyarıları

Fındık üreticilerine ‘iklim değişikliği’ uyarıları

Fındık üreticilerine ‘iklim değişikliği’ uyarıları

 

Doğu Karadeniz İhracatçılar Birliği Fındık ve Fındık Mamulleri Sektör Komitesi Başkan Yardımcısı Sebahattin Arslantürk, fındık sezonunun yaklaşması nedeniyle, tüm tarım ürünlerinde olduğu gibi kaliteli ürün alınabilmesi için gerekli olan bakımın hassasiyetle yapılması konusunda üreticilere tavsiyelerde bulundu.

 

Arslantürk, yaptığı açıklamada, tüm tarım ürünleri açısından küresel bir tehdit olan iklim değişikliğinden kaynaklanacak olumsuzluklara yönelik şimdiden önlem alınmasının çok büyük önemli olduğunu belirtti.

 

Fındık ihracatının sürdürülebilir boyuta taşınması ve maliyet baskısının üretici üzerinde oluşturduğu olumsuzluklar hakkında değerlendirmelerde bulunan Arslantürk, Türkiye’de tarımdaki en büyük sorununun üretim maliyetlerinin son yıllarda aşırı artmasının yol açtığı maliyet baskısı olduğunu belirterek, üretim maliyetlerinin yüksek olmasında ölçek büyüklüğünde üretim yapılamamasının en büyük etken olduğunu, özellikle arazi yapılarının miras yoluyla sürekli küçülmesinin, birim başına maliyetleri artırarak rekabet gücünü ortadan kaldırdığını ifade etti.

 

Arslantürk, üretim maliyetlerinin yüksek olması nedeniyle üreticinin bahçelerde yeterli bakımı yapamadığını ve bu durumun özellikle endüstriyel tarım ürünlerinde her yıl üretim, verim ve rekolte düşüşlerine yol açtığına işaret ederek, bu olumsuzluğun son yıllarda fındık üretiminde çok daha ön plana çıktığını ve 740 bin hektarlık alanda üretim sonucu elde edilen ürünün maalesef 700 bin tonlar seviyesinde kaldığına vurgu yaptı.

 

Gelişmiş ülkelerin üreticisine ürün başına yaptıkları reel desteklerle birim başına verimi her geçen yıl artırarak, son yıllarda iklimi uygun bir çok ülkenin fındık üretimine yatırım yaptığını ve dönüm başına ortalama 130 -140 kilo düzeyinde ürün alabilmesine rağmen, Türkiye’de arazilerin küçülmesi ve maliyet artışları nedeniyle gerekli bakım yapılamamasına bağlı olarak dönüm başına ortalama verimim 60-70 kilo düzeyine düştüğünü hatırlatan Arslantürk, “Bu durum sektör açısından büyük risk teşkil etmektedir. Bunun için de ivedilikle bahçe bakımı ve verimi artıracak çalışmalar yapılmalı, desteklerin alan bazlı olarak değil de, üretime yönelik verilmesi gerekmektedir. Aksi durumda her yıl küresel ısınmanın yol açacağı verim kayıpları da dikkate alındığında mevcut durumumuzu iyileştirici çalışmalar yapılmaması halinde sektörde büyük kayıplara neden olacaktır” dedi.

 

Arslantürk, “Dünyanın en büyük fındık üreticisi olan ülkemizde, birim başına verimliliğin düşük seviyede olması hem üreticiyi hem de ticaret erbabının kârlılığını olumsuz etkilemektedir. Birim alandan daha fazla ve kaliteli ürün elde etmek için verimlilik ön planda tutulduğu rekabetçi ve sürdürülebilir fındık tarımı politikasına ivedilikle geçiş yapılması gerekmektedir” ifadelerini kullandı.

 

Tarımsal üstünlüğü bulunan tüm ülkelerin gelecek yıllarda yaşanacak iklim değişikliği riskine karşı korunmak ve nüfusun gıda güvenliğini sağlamak amacıyla tarım ve gıda ürünlerini en önemli stratejik sektör haline getirerek, küresel ısınma riskine yönelik yoğun önlem ve destekleme politikaları uyguladıklarına değinen Arslantürk; ülkemizin de bu duruma gerekli hassasiyeti göstermesi, Bakanlıkların ivedilikle tarım ürünlerindeki sürdürülebilirliği sağlamak ve üreticiyi üretime teşvik etmek için elzem olan politikaları uygulamaya koymaları gerektiğine dikkat çekti.

 

Arslantürk, yeni sezonda fındık rekoltesi hakkında tahminlerde bulunmak için henüz erken olduğunu da belirterek, “Önümüzdeki aylarda hava şartlarına bağlı olarak rekolte oluşacak. Rekolteden önce hayati önem taşıyan konu üretim maliyetleri artışlarıdır.  Bu durum dikkate alınarak hükümetin üreticiye gerekli destekte bulunması gerekir. Ayrıca, sektörün de kendi içinde adil ticaret kurallarına riayet ederek, finansal üstünlüklerin haksız rekabete yol açacak fiyat politikası oyunlarına dönüşmemesi gerekmektedir” dedi.